Dizi

Mr. Robot Dizi İnceleme

2015 yılında Sam Esmail’in prodüktörlüğüyle ekranlara gelen Mr. Robot, 2019 senesinde 4. Sezonunun ardından final yaptı. Bu yazıda ‘Elliot adında psikolojik problemli bir karakterin fsociety hacker grubunu kurması ve bu sayede tüm dünyayı değiştirmesi’ konusunu merkeze alan dizinin olumlu ve olumsuz taraflarını masaya yatıracağız.

İlk Sezon ve Diğerleri

Mr. Robot aslında 2010’lu yılların popüler hacker grubu Anonymous’un hikayesini anlatmak için yola çıkmış bir dizi. Devletlere, şirketlere ve ünlü insanlara acımasızca sanal olarak saldıran bu hacker grubu geçtiğimiz 10 yılın en popüler web olaylarından biriydi. Neredeyse her gün yeni bir hack-ifşa haberiyle gündeme geliyorlardı. Sam Esmail de bu siber örgütün popülerliğinden etkilenmiş. Olmalı ki bir Anonymous uyarlaması olarak yayına başlayan Mr. Robot’u bizlerle buluşturdu.

Sam Esmail, diziyi ilk sezonunda tamamen bir hackerlik hikayesi üzerine kurmuş. İlk sezonda muhtemelen profesyonellerden destek almış olacaklar ki gerçekle tutarlı hack sahneleri ve özgüne yakın senaryosuyla benzeri az bulunan bir yapım olarak karşımıza çıkıyor. Ben de kodlama vs konularına az çok hâkim biri olarak seyirciyi salak yerine koymadan gerçekçi siber saldırı sahnelerini keyifle izledim diyebilirim. Ayrıca iyi oyunculuklar ve güzel işleyen kurguyla ilk sezon gayet keyifliydi benim için.

Kervan Yolda Düzülür

Fakat sonraki sezonlar adına bu kadar olumlu konuşamayacağım. Bir hackerin hikayesi olarak kurgulanan dizi, sanki yapımcı Sam Esmail’in fikrini değiştirmesiyle sonraki sezonlarda bambaşka hallere büründü. Çoklu kişilik bozukluğuna sahip karakterin hem kendiyle hem de kendi yarattığı dünyayla savaşını anlatmaya başladı dizi bir anda. Aslında sonraki sezonlarda bir nevi modern Fight Club uyarlaması haline geldi diyebilirim.

İşbu fikir değişikliği profesyonelce yapıldığında kotarılabilirdi. Lakin senaristler bunu o kadar amatör bir şekilde yapıyorlar ki neredeyse her 5-6 bölümde bir farklı dizi izliyormuşuz havası oluşuyor. Yazarlar bir senaryo gidişatı belirliyor, 5 bölüm sonra bundan vazgeçip 180 derece farklı bir yola koyuyorlar diziyi. Ve tüm bunların altından ‘aslında her şey hayalmiş’ diyerek kalkabildiklerini düşünüyorlar.

Örneğin 2. Sezonda Elliot’un her şeyden soyutlanıp annesinin yanına taşındığı bölümler. Bence yazarlar bu hikâyeyi gerçekten bu şekilde planlamışlar. Elliot orada herkesten uzak kendi iç çatışmasını verirken, yarattığı fsociety de kontrolden çıkıp yozlaşmaya başlayacak, en sonunda Elliot olaya müdahil olacak. Fakat yazarlar ne yapıyor, dizinin ortasında bu senaryodan vazgeçip seyirciye ‘Elliot’un o kasabayı ve annesinin evini tamamen kafasında kurduğunu, gerçekte bu olayların bir hapishanede geçtiğini’ söyleyip birden tüm hikâyenin gidişatını 180 derece değiştiriyorlar. Peki neden, Dark Army’yi diziye dahil etmek için. Sonraki bölümler bir anda Dark Army’nin etrafında dönmeye başlıyor.

Mr. Robot da bu o kadar fazla yaşanıyor ki, muhtemelen basit bir ‘hacker hikayesi’ni anlatacakken bir anda ‘çocukken istismara uğrayan bir adamın hikayesi’ haline dönüyor dizi. Sam Esmail profesyonelce 4 sezonu en baştan kurgulamayıp, kervan yolda düzülür mantığıyla planlıyor diziyi.

İyi Yanları?

Eğer yukarıda bahsettiğim şeyleri göz ardı edebilirseniz, Mr. Robot’un izlemeye değer yanları da yok değil.

Gerçek hackerlerin filmlerdeki hack sahnelerini değerlendirdikleri bir Youtube videosu izlemiştim. Onlara göre en gerçekçi hack sahneleri Mr. Robot’ta bulunuyordu. Bu dizinin kendini ve izleyiciyi ciddiye aldığını gösteriyor bize.

Ayrıca Rami Malek’in her sezon üstüne koyduğu ‘şizofren asosyal hacker’ performansı son derece etkileyiciydi. Ama bana göre dizinin yıldızı Mr. Robot’u oynayan Christian Slater’ti. Geçekten mükemmele yakın bir performans çıkartmış bana göre.

Her ne kadar tam olarak altından kalkamasalar da çoklu kişilik bozukluğunun en tatmin edici görselleştimesini Mr. Robot yapmış diyebilirim. Şizofren bireyler birçok yapımda karşımıza çıktılar. Bunlardan en bilineni Fight Club’tı. Ama tüm bu yapımlarda ‘aslında aynı kişilermiş’ fikri tam olarak tutarlı ekrana yansıtılamamıştı. Mr. Robot bunu hepsinden iyi bir şekilde yapmayı başarıyor.

Final Yorum

Mr. Robot her ne kadar eksiklere sahip olsa da çoğu zaman özgün ve. başarılı bir iş olarak karşımıza çıkıyor. Eğer 2. Ve 3. Sezonu doğru kullanabilselerdi, şu anda kendi alanında efsane olmuş bir eserden bahsediyor olabilirdik. Lakin gereksiz karakterlerle, sürekli fikir değiştiren yazarlarla ve hacker hikayesi olarak yola çıkıp anlamsız bir şekilde ‘çocuk istismarı’ anlatmaya başlamasıyla izleyiciyi sıkan çokça bölüm çıkmış ortaya. Sam Esmail politik doğrucuları tatmin etmek için güzelim diziyi harcamış bana göre.

Ama son 4 bölümü tüm yorumların dışında tutuyorum. İzlerken geçekten gözümü kırpmadığım ve üzerine uzunca düşünülmüş sahnelerden oluşuyordu son 4 bölüm. Dizi, bir noktada seyirciyle arasındaki perdeyi de kaldırdı ve bizimle konuşmaya başladı. Yani biz de ‘seyirciler‘ olarak Elliot’un alt kişiliklerinden birini oluşturduk. ‘Hacker Elliot‘un kendi kafasındaki dünyada ‘gerçek Elliot‘ ile karşılaştığı sahneler mükemmele yakındı. İlk sezon ve son 4 bölüm Mr. Robot’un imza işleri olmuş bana göre.

Sonuç olarak Mr. Robot ilk ve son sezonu için bir şans vermeniz gerek bir dizi.     

Bir cevap yazın

Ziyaretçi