Predator (1987) Film İnceleme
Özellikle Netflix’in film ve dizi sektörünü domine etmesi ve çoğu ülkede tekel olmasıyla beraber çoğu yapım film olmaktan ziyade birer ‘propaganda aracı’ haline geldi. Netflix yapımı olup içinde ‘eşcinsellik övgüsü’ olmayan hemen hemen tek film yok. Neredeyse tüm filmlerinde ‘eşcinsel sevişme sahnesi’, ‘siyahi başrol’ ve ‘asyalı karakter’ gibi kontenjanlar ayrılmış durumda. Film mi izliyorum yoksa aptalca bir kamu spotu mu bazen ayırt etmekte zorluk çekiyorum. Siz de benim gibi ‘politik doğrucuların ikiyüzlü propagandalarından’ sıkıldıysanız ilaç gibi bir öneri: Adam gibi film Predator!
UYARI! Öncelikle bu yazıyı politik doğruculuğun tüm aptalca sloganlarından sıyrılıp son derece cinsiyetçi bir dille yazacağım. Asyalı eşcinsel bir zenciysen, bu yazı sana göre değil dostum.
Erkek Filmi Nasıl Olmalı
Erkek filmi mi? Ne yani kadınlar bu filmi izleyemez mi, nasıl bir üslup bu?
Evet kardeşim, bu filmi muhtemelen çoğu kadın izleyemez. Çünkü her ürünün bir hedef kitlesi vardır. Mesela tıraş bıçaklarının hedef kitlesi erkeklerdir, ağdalarınki kadınlar. 1987 yapımı Predator filmi de tam olarak adam gibi adamları hedef kitlesi olarak belirlemiş harikulade bir film.
Filmde aşk YOK, mıcık mıcık ağlamalı sahneler YOK, empati YOK, güzel kadını kurtarmak için kendini feda eden yakışıklı erkek YOK. Peki ne var? Kan, ter, testosteron, daha fazla kan, dağılmış beyinler, etrafa saçılmış iç organlar ve en önemlisi biraz daha kan!
Filmin konusuna gelirsek Binbaşı Alan “DUTCH” Schaefer ve altı kişilik ekibi, Val Verde‘deki isyancılar tarafından rehin tutulan bir görevlinin kurtarılmasına öncülük etmek için CIA tarafından görevlendirilir. Takım uzak bir ormana götürülür ve göreve başlar. Her biri son derece kaslı ve öfkeli olan bu 6 kişilik ekip, en başta rehine kurtarma olarak belirlenen görevin aslında uzaydan gelen acımasız bir avcıyı ele geçirme operasyonu olduğunu çok geç öğrenirler.
Ekipteki her üyeyi tek tek avlayan Predator, en son başrol Dutch ile kimin av kimin avcı olduğunun son saniyeye kadar belli olmadığı bir kapışmaya girer.
İzlemeli Miyim?
80li yıllarda özellikle Amerika’da militarizmin büyük kitlelere ulaşmasıyla sinemada testosteron simgesi büyük, kaslı, küfürbaz ama vatansever başrollerin olduğu onlarca film çıktı. Bu filmler özellikler Soğuk Savaş ve Vietnam operasyonlarını yaşamış kitleleri hedef alıyordu. Rambo, Terminator, Die Hard gibi yapımlar bunlardan sadece birkaç tanesi.
Predator da tam olarak bu filmlerden. Bir grup erkeği salt aksiyona sokup, bolca kan ve havaya uçan beyinler ekleyerek özellikle yukarıda belirttiğim kitleye göre yapılmış bir film. Ama bu onun değerinden hiçbir şey götürmüyor aksine ona bir karakter veriyor bana göre.
Ağır başlayan film, özellikle aksiyonun başlamasıyla rüştünü ispat ediyor. Zaman zaman mantık hataları barındırsa da çoğu zaman sizi olaylara ikna etmeyi başarıyor.
Son söz olarak; Arnold Schwarzenegger’ın başrol oynadığı film, herkese hitap etmeyen fakat belli bir kitle tarafından çok özel bir konuma koyulabilecek bir yapım. Eğer yukarıda belirttiğim tarzda biriysen kesinlikle izlemelisin, aksi halde ‘bu ne ağbi adamlar bıçakla uzaylı avlıyorlar’dan öteye gidemezsin muhtemelen.
