DiziFilm

Invincible (2021) Dizi İnceleme

Hiç düşündünüz mü Superman kötü tarafta olsaydı nasıl olurdu? O yenilmez, gözlerinden ışınlar çıkarabilen, tek bir zayıf noktası olmayan adam dünyayı yok etmek isteyenlerin tarafında olsaydı onu nasıl durdurabilirdiniz?

1980’li yıllardan beri çizgi roman çizerleri bu senaryonun üzerine çok gittiler. Evil Superman hikayesi en son Justice League Sneyder Cut’ta da karşımıza çıktı. Amazon’s Invincible da bu konuyu ele alan yapımlardan.

Dizinin Konusu Ne?

Süper kahramanlar dünyasında bir gün beklenmedik bir olay olur. Guardians of the Globe üyeleri ana üslerinde tamamen parçalanmış bir biçimde bulunurlar. Onların yanında Omni-Man adında başka bir süper kahraman da baygın yatmaktadır. Devlet yetkilileri bir yandan bu olayın sorumlusunu ararken bir yandan da Dünya Muhafızlarına alternatif yeni bir ekip kurmaya çalışmaktadır.

Diğer yandan Omni-Man’in oğlu Mark ergenliğinin ortalarında bir gençken, babasından geçen süper güçleri yeni yeni ortaya çıkmaktadır. Dizi, kendisine Invincible (Yenilmez) mahlasını seçen Mark’ın babası hakkındaki gerçeği öğrenmesiyle son bulur.

Artılar ve Eksiler

Invincible tarzı evil-süper kahraman hikayeleri şu sıralar baya revaçta. Özellikle Jack Snyder’in ilk Superman’inden beri filmlerinde karanlık bir ton çizmesi izleyiciler tarafından olumlu karşılık bulmasıyla beraber yapımcılar bu tarz hikayeler konusunda eskisine oranla daha cesur adımlar atıyorlar.

Bunun son örneği yine Amazon yapımı olan The Boys dizisiydi. Bütçesine kıyasla çok büyük gelir getiren The Boys, Amazon’a bu tarz yeni yapımlar için cesaret vermiş oldu. Bu cesaretin son ürünü de şu an incelemesini yaptığımız yapım.

Invincible, aslında ilk birkaç bölüm The Boys’un animasyon versiyonu gibi başlıyor. Justıce League kahramanlarının parodisi olan bir ekip dünyayı savunurken bir anda yine Superman parodisi olan Omni-Man tarafından paramparça ediliyorlar. Seyirci finale kadar Omni-Man’in neden böyle bir cinayet işlediğini düşünüyor, mantıklı bir sebep bulmaya çalışıyor. Finalde, Omni-Man’in aslında dünyayı kurtarmak için değil evrensel bir imparatorluğa katmak için görev aldığı anlaşılıyor.

Dizi özellikle aksiyon sahnelerini çok iyi beceriyor ve tam aksiyonun zirvesinde bölüm bittiği için sonraki bölümü merak ediyorsunuz. Fakat aksiyon sahnelerinin dışındakiler için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Özellikle dram-aşk bölümleri aşırı sıkıcı ve klişe diyebilirim. O tarz sahneler geldiğinde ileri sara sara izledim.

Bence bu dizinin bölüm başı uzunluğu en fazla 15-20 dk olmalıydı. 40 dakikaya yakın bölümlerin gerçekten yarısında aşırı sıkıldım diğer yarısında ise çok keyif aldım.

Karakter arka-planı, motivasyonu gibi konularda da bence sınıfta kalmış durumda. Çünkü aynı anda o kadar çok karakteri tanıtmaya çalışıyor ki bunların çoğu havada kalıyor. Bir taraftan Mark ve babası, diğer taraftan Robot Adam ve Monster Girl arasındaki ilişki, sonra Omni-Man’in motivasyonu felan derken hiçbirini tam anlatamadan bitiyor dizi.

Genel olarak Invincible, evil-super hero hikayelerini seven izleyiciler için güzel bir yapım olabilir. Geri kalanlar için ise en fazla çerezlik bir dizi. Herhangi bir arkadaşıma önerir miyim, sanmıyorum. Özellikle Netflix’in Love, Death & Robots’undan sonra bu tarz animasyon yapımlarından çok daha fazla şey bekliyordum açıkçası. Ama ikinci sezona bir şans daha vermeyi düşünüyorum, çünkü her ne kadar ilk sezon çorba gibi olsa da potansiyeli olan bir senaryosu var.

Bir cevap yazın

Ziyaretçi